KAPADOKYA GEZİSİ

09/09/2016 sabahı ailemle özel araçla Kapadokya’ya gitmek üzere yola çıktık. Google Maps bize iki ayrı rota çizdi, toplamda 27 km daha uzun olan  Ankara Gölbaşı / Tuz Gölü rotası, tuz gölü manzaralı olması nedeni ile cazip görünüyordu, ancak gün batımından çok çok önce o bölgeyi geçeceğimizden Kırıkkale/Kırşehir /Hacı Bektaş üzerinden Kapadokya’ya gitmeye karar vererek toplamda 740 KM ve  7-8 saat sürecek yolculuğumuza başladık. 

Kapadokya bölgesini tam anlamı ile gezebilmek ve hakim olabilmek için en az 4-5 günlük bir program yapmak gerekiyor. Ancak benim sürem kısıtlı olduğundan ben bu geziyi 2 güne sığdırmak zorundaydım ve bu yazımda sadece mutlaka görülmesi gereken yerleri programa dahil ettim.

Yolculuk boyunca yol üzerinden keşfedilecek onlarca yer olmasına rağmen bir an önce Kapadokya’da olabilme ve gün batımını yakalayabilme adına ihtiyaç molaları dışında durmadan yolumuza devam ettik ve saat14  gibi Hacıbektaş ilçesine giriş yaptık, Hacıbektaş’a daha önce gelmediğimiz için türbeyi gezmek için kısa bir mola verdik.

HACIBEKTAŞI VELİ TÜRBESİ :

Büyük İslam alimlerinden biri olan Hacı Bektaşi Veli, İslam dininin yayılmasında büyük katkıları bulunmuş önemli bir kişidir.

Türbe üç bölümden oluşmaktadır. Bu ana kapıdan girilerek Nadar avlusu olarak bilinen bölüme geçilmektedir. Bu kapıya Çatal Kapı deniyor. Bundan sonra mezar bölümüne ulaşana kadar geçeceğimiz kapılara sırasıyla Üçler, Altılar ve Kırklar Kapısı adı verilmiş.

Türbe çok çeşitli bölümlerden oluşuyor. Üçler Çeşmesi, Aslanlı Çeşme, Çilehane, Aş evi, Meydan Evi, Hazret avlusu ve  Hacı Bektaşi Veli hazretlerinin türbesinin bulunduğu Pir evi,

KAP2 - KAPADOKYA GEZİSİ

Türbeye giden yol üzerinde yöreye ilişkin sembollerin satışının yapıldığı çok sayıda hediyelik eşya dükkanı bulunmakta, bizim gittiğimiz dönemde Hacıbektaş oldukça sakindi, türbe girişinin paralı olduğu söylenilse de biz giriş yaptığımızda herhangi bir ücret ödemedik ve kısa bir ziyaretten sonra Ürgüp’e doğru yola çıktık.

ÜRGÜP KEMERHAN CAVE SUİT

Kısa Hacıbektaş ziyaretinden sonra Ürgüp’e kalan 60 km yolu da tamamlayarak kalacağımız otel Kemerhan Cave Suite yerleştik. Sadece 1 gece kalacağımız için ben biraz üst sınıf bir otel tercih ettim, sonradan yaptığım araştırmalarda aynı fiyata çok daha iyi ve manzaralı otellerde kalabileceğimi öğrendim ama iş işten geçmişti:)

KAP4 - KAPADOKYA GEZİSİ

SUNSET WİEV POİNT

Kısa bir dinlenme, duş sonrası gün batımını kaçırmamak için Sunset Wiev Point gün batımı alanına doğru yola çıktık. İlgili alanın girişi maalesef ücretli ve 6 lira ödeme yaptıktan sonra seyir tepesinin yolunu tuttuk, tepenin altında çay, kahve, nargile ve yemek yiyebileceğiniz bir cafe mevcut. Ancak bizim için ön planda olan gün batımını fotoğraflamak olduğundan gün batımına kadar tepede kalmayı tercih ettik. Gün batımı sonrası çok yakında olan Ortahisar Kalesini görmek üzere yola çıktık.

KAP6 - KAPADOKYA GEZİSİ

KAP7 - KAPADOKYA GEZİSİ

ORTAHİSAR KALESİ

Geç saatte gittiğimizden dolayı ışıklandırmaya rağmen bölge oldukça karanlık görünüyordu. Kalenin en üstü tadilat nedeni ile kapalı imiş, giriş ücretli 2 TL, geç gitmemiz nedeni ile kaleye çıkamadık, kale çevresinde dinlenebilecek cafe ve restoranlar mevcut, gittiğimiz saatte ay ve kale güzel bir kadraj veriyordu ancak elektrik telleri ve direklerden uygun bir çekim yapamadan bölgeden ayrıldık. Kapadokya bölgesinde altınızda özel aracınız varsa her yer birbirine oldukça çok yakın dolayısı ile görmeden dönmeyin derim.

irfankara30 1024x768 - KAPADOKYA GEZİSİ

PERİ BACALARI

Gün batımı sonrası Ürgüp dönüş yolu üzerinden kartpostallardaki meşhur ikiz peri bacalarını görünce inip çekim yaptık.

KAP8 - KAPADOKYA GEZİSİ

Gün batımı sonrası akşam yemeği için Ürgüp çarşıda dolaşmaya başladık. Oteldeki çalışanlar birkaç mekan önermesine ve oldukça fazla restaurant olmasına rağmen biz çarşı içinde bir esnaf lokantasını tercih ettik ve testi kebabı yedik. 2 kişilik bir testi kebabı için 60 TL bir ücret ödedik. Ancak porsiyon bakımından oldukça büyüktü ve bitirmekte zorlandık diyebilirim. Ürgüp çarşı içinde yapmış olduğumuz alışverişlerin neticesinde fiyat olarak İstanbul’u aratmadığını ve ucuz olmadığını söylemek yanlış olmaz, Yemek sonrası yol yorgunu olmamız ve sabah erkenden balonlara gidecek olmamız nedeni ile otelimizin yolunu tuttuk.

GÖREME BALON KALKIŞ ALANI

Otel görevlisi sabah 5.30 da kapıyı çalarak beni uyandırdı. Bu saatte balon mu kalkar modu ile uyandıktan sonra eşim tekrar uydu ve ben de tek başıma Göreme balon alanının yolunu  tuttum. Göreme ile Ürgüp arası sadece 10-15 dakikalık bir yol olduğundan kısa sürede kalkış alanına ulaştım. Ancak tüm balonlar sönüktü ve insanlar bekliyordu, anlaşılan erken gelmiştim, çok geçmeden balonlar birer birer şişmeye başladı ve takribi 6.30 gibi yavaş yavaş havalanmaya başladılar. Ben havalanamadım çünkü balona tek başıma binmek çok zevkli olmayacaktı ve açıkçası birazda sanırım bilmediğim bir aktivite olması nedeniyle korkmuş da olabilirim. Yerde olmaktan mutluydum çünkü testi ve nazar boncuğu bağlı meşhur sembol ağaçlarla birlikte çok sayıda güzel fotoğraflar çektiğimi düşünüyorum.

DERİNKUYU YER ALTI ŞEHRİ 

Otelde vasat bir sabah kahvaltısı sonrası, sırası ile gidilecek ve görülecek yerler listesinde konumumuza göre en uzakta olan Derinkuyu yer altı şehrinden başlamayı uygun bularak programa devam ettik. Ürgüp’ten 42 KM 45 dakikalık bir yolculuktan sonra Derinkuyu’ya geldik.

Kapadokya bölgesinin jeolojik oluşumu sayesinde inşa edilmiş sekiz katlı Derinkuyu Yeraltı Şehri, büyük bir topluluğu içinde barındıracak ve ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlardan oluşuyor.

Yer altı şehrine giriş ücreti 25 TL. bence oldukça pahalı, o yüzden müze kart almanızı tavsiye ediyorum. Yer altı şehri girişi küçük bir tabela ile kapalı alan fobisi olan, astımı olan girmesin şeklinde bir uyarı yapılmış, o an o tabelayı çok önemsemiyorsunuz. Benden size tavsiye önemseyin!

Kapalı ve dar alanda kalmak gibi bir korkunuz varsa buraya girmenizi tavsiye etmiyorum. Dar, uzun ve basık koridorlarda eğilerek yürümek zorundasınız. Boyunuz uzun ve kilo probleminiz varsa çok zorlanacaksınız demektir. Yeraltı şehirlerinde ilkel insanların yaşadıkları yerlerden kesitler göreceksiniz ancak ilkel yaşam koşulları olmasına rağmen yeraltı şehirlerinde yemek odası, yatak odası ve oturma odası gibi bölümler yapılmış. Ben 8 katın 6.katına kadar inebildim. 

KAP13 - KAPADOKYA GEZİSİ

Kızım çocuk olmasının avantajı ile güle oynaya girdi çıktı, ama eşim ve ben çok zorlandık, bir an deprem olacağını ve o daracık tünellerin mezarınız olacağı düşüncesi sizi bitirmeye yetiyor. 6 kat yerin dibine iniş oldukça zorlu olmuştu ancak çıkışımız o kadar zor olmadı ve derin bir nefes aldık, planımızda Kaymaklı Yer Altı şehri de olmasına rağmen orayı iptal ettik. Çünkü göreceğimizi gördükJ ayrıca Kaymaklı yer altı şehri daha dar imiş ve o korkuyu yaşamaya değmez düşüncesi ile Uçhisar’a doğru hareket ettik.

UÇHİSAR KALESİ

Uçhisar, bölgenin en tarihi yeri, zamanında İpek Yolu üzerinde bulunan Uçhisar, ticaretin, sanatın ve kültürün beşiği olarak bilinen bir yer. Kalenin altında pansiyonlar, oteller ve restauranlar bulunmakta ve gece ışık cümbüşü güzel bir görünüm sunmakta. Tripodu kurup geniş açı çok güzel bir fotoğraf elde edilebilir. Ancak biz gündüz uğramış olduğumuzdan gündüz fotoğrafları ile yetindik.

Uçhisar kalesine giriş araçla giriş için 3 TL otopark ücreti ödüyorsunuz. Kaleye çıkışta müze kart geçersiz ve kişi başı 7 TL ödüyorsunuz.

Kapadokya’yı tepeden görmek istiyorsanız mutlaka Uçhisar kalesine çıkmalısınız. Kaleye çıkış çok zor olmasa da biz gittiğimizde hava oldukça sıkacaktı ve biraz zorlandık diyebilirim. Zirveye çıktığınızda Kapadokya coğrafyası ve  Erciyes dağı sizi karşılıyor, yeterince fotoğraf çektikten sonra Göreme Açık Hava Müzesine doğru yola çıktık.

KAP16 - KAPADOKYA GEZİSİ

GÖREME MİLLİ PARKI

Mutlaka görülmesi gereken yerlerden, müze kartınızın olması yine bir avantaj, hem fiyat hem sıra beklemeden geçiş üstünlüğü sağlıyor. Doğa harikası 60 milyonluk tarihe sahip bu bölge gez gez bitmeyen bir açık hava müzesi. Kültür ve tarih meraklılarının daha çok dikkatini çekecek yapılar ve çok sayıda kiliseler mevcut. Havanın sıcak olduğu bir dönemde gitmemiz ve açık havada sıcaktan oldukça etkilenmemiz ve güneşin çok  dik geldiği, fotoğrafların patladığı bir saatte ziyaret ettiğimizden dolayı  maalesef çok fazla zaman geçiremeden ve fotoğraf çekemeden ayrılarak Paşabağları’na doğru yola çıktık.

PAŞABAĞLARI

Çavuşin merkezinden geçerek Paşabağları’na  peri bacalarının en belirgin ve mükemmel olduğu bölgelerden birine geliyorsunuz. Baca oluşumları mükemmel, bence fotoğraf çekimi için en güzel en büyük bacalar burada ve sıralı bulunuyor. Bir avantajı da burada ücret ödeme zorunluluğu yok.

AVANOS

Avanos oldukça düzenli, caddeleri tertemiz ve yaşanılası bir ilçe, yemek molasını burada MC DONALDS’da verdik. Hemen yanı başında Kızılırmak akıyor. Nehir üzerinde  sallanan asma bir köprü mevcut köprüden yürürken sağa-sola sallanarak ilerliyorsunuz. Kızılırmak’ın karşı kıyısına geçtikten sonra, Mado’da çay kahve molası verebilirsiniz. Fiyat olarak İstanbul ile aynı çay 4 liraJ kısacası turistik bölgelerde ucuz bir şey yok:)

Biz gezimizi Avanosta bitirdik. Genel hatları ile fotoğraf çekilebilecek birçok yeri ziyaret ettik. Ancak Kapadokya’yı Ekim sonu Kasım başı gibi havaların serinlediği bir dönemde gezmenizi şiddetle öneririm.

NOT :

Gezi esnasında keşke yapabilseydim dediğim ancak zaman bulamadığım şey  ise ;

Ihlara Vadisi, Güvercinlik Vadisi (Meşhur nazar boncuklu dilek ağacının bulunduğu vadi), Kızıl Vadi gibi meşhur vadilerin içinde yürüyüş yapıp gün doğumu, gün batımı ve doğal oluşumları fotoğraflayamamaktı. 

Size tavsiyem mutlaka serin bir ayda Kapadokya’ya  gitmeniz ve bu vadileri doyasıya gezip fotoğraflamanızdır.

Son Yazılar

Kategoriler

irfankara Yazar: