ŞANLIURFA GEZİSİ
13/09/2016 Kurban Bayramının 2. Günü Şanlıurfa’ya gitmek üzere Malatya/Hekimhan’dan özel araçla yola çıktık. Malatya Sürgü’de Ali Baba’nın yerinde muhteşem bir alabalık yedikten sonra, Adıyaman içine girmeden doğruca Şanlıurfa’nın yolunu tuttuk.
ATATÜRK BARAJI SEYİR TERASI
Atatürk Barajı seyir terası, Urfa/ Adıyaman yolu üzerinde ana yola yaklaşık 3-4 km bir mesafede bir yer. Barajın sadece ön yüzünü görseniz de ana yoldan mesafe oldukça kısa olduğundan mutlaka uğranmalı ve bir türk kahvesi eşliğinde manzara izlenip fotoğraf çekilmeli diye düşünüyorum. Kahvelerimizi içtikten sonra tekrar yola koyulduk ve kalacağımız hotel EL RUHA’ya yerleştik. EL RUHA Oteli, Eski Urfa’da Balıklı Göl’ün ve tarihi yerlere yürüme mesafesinde olduğundan tercih ettik.
ŞANLIURFA KALESİ
Şanlıurfa’nın neredeyse en hakim tepesi ve panoramik olarak çok güzel. Ayrıca tarihi dokusu insanı etkiliyor. Kalenin en önemli unsuru HZ.İbrahim’in Nemrut tarafından ateşe atıldığına inanılan ve mancınık olarak tabir edilen 2 adet sütunun bulunduğu yer. Ancak kalenin yaşlı ve engelli insanların çıkamayacağı kadar dik bir çıkışı var, hatırı sayılır derecede merdiven çıkmak zorundasınız. Şanlıurfa’ya 3.gidişim olduğundan kaleye çıkmaya pek niyetli değildim ama gittiğimiz saat gün batımına denk geldiğinden ve gün batımı ile eski urfayı aynı kadrajda görüntülemek güzel olacağından tekrar çıkmaya karar verdim taş merdivenleri ağır ağır çıkarak kale girişine geldiğimde kötü bir sürprizle karşılaştım. Kale üstünde onlarca insan olmasına rağmen kale girişi görevlilerce kapatılmış içeriye yeni ziyaretçi alınmıyordu. Ne kadar mücadele etsem de maalesef görevliyi ikna edemedim ve gerisin geriye dönüp hemen kale dibindeki Balıklı Göle yürümeye başladık.
BALIKLI GÖL
Balıklı göl Hz ibrahim’in ateşe düştüğü tabir edilen doğal akvaryum diyebileceğimiz içinde yüzlerce balığın bulunduğu ve balıkların neredeyse aynı safta sırt sırta yüzdükleri tarihi bir yer. Burada bulunmak huzur verici ve ortamın manevi havasını kesinlikle hissediyorsunuz. Balıklı Göl’ e indiğimizde artık hava kararmış ve mavi saatler yerini karanlığa terk ediyordu. Bu güzel saatte fotoğraf çekmeden olmazdı, tripodu ve ekipmanı kurdum. Tam fotoğraf çekimine başlıyordum ki bir anda Balıklı Göl’ün ışıklandırması sönüverdi ve karanlığa gömüldü. Maalesef uzunca bir süre beklememize rağmen elektrikler gelmedi. Havanın çok sıcak olması, klimaların sürekli çalışıyor olması, trafo patlama sorunlarını da birlikte getirdiğinden çok sık elektrik kesildiğini öğrendik. Sabah tekrar Balıklı Göl’e gelmek üzere ayrılıp akşam yemeği için Urfa’nın tarihi otantik mekanlarından CEVAHİR HAN’a doğru yola koyulduk.
CEVAHİR HAN
Hayatımda yediğim isot aromalı en lezzetli en güzel lahmacun’u burada yedim desem yalan olmaz. Lahmacunları yerken garson bugün sıra gecemiz var katılmak ister misiniz? Diye sorunca Urfa’ya gelip sıra gecesine katılmamak olmaz diye kısa süre düşünüp sıra gecesine katılmaya karar verdik. Eğlenceli ve oldukça kaliteli yemek servisi yapılan sıra gecesi sonrasında otelimizin yolunu tuttuk ve sabah kahvaltısı sonrası tekrar Balıklı Göl ve civarına geldik ve yarım kalan gezimize devam ettik.
RİZVANİYE CAMİ
Cami Balıklı Gölü’nün kenarı boyunca yer alıyor. Osmanlı döneminde Rakka Valisi Rızvan Ahmet Paşa tarafından 1700’lü yıllarda yaptırılmış..Avlusunda medrese odaları ile çevrili.Efsaneye göre Hz İbrahim’in ateşe atıldığında düştüğü ve gül bahçesine dönüştüğü tabir edilen yer.
HALİL-ÜR RAHMAN CAMİİ
Balıklı gölün kale tarafında Hz İbrahim mağarasına yakın bir yerde bulunuyor. Önceleri kilise olan bu yer Abbasi’ler döneminde camiye çevrilmiş, mimarisi oldukça farklı ve güzel cami iyi korunmuş durumda.
HZ İBRAHİM MAĞARASI VE CAMİİ
Yine ruhani atmosferi çok yüksek ve manevi duygularınızın ağır basacağı bir yer. Hz ibrahim’in doğduğu ve bebekken annesi tarafından Nemrut’tan korunmak için saklandığına inanılan küçük bir mağara var ve mağaranın içindeki suyun şifalı olduğuna inanılıyor. Biz de şifa niyetine o sudan içip duamızı ettik.
BEDESTEN PAZARI
Tarihi mekanlarla iç içe bulunan pazarı tüm tarihi yerleri gezdikten sonra zamanınız var ise mutlaka ziyaret edin. Pazar içinde alışveriş yapabileceğiniz onlarca zanaatkar bulunmakta. Bakırcılar Halıcılar antika eşyalar hepsi burada. Alışveriş sevenlerin uğramasını tavsiye ederim. Biz Urfa’ya gelmişken ev yapımı isot ve kırmızı biber ve kaçak çay aldık, esnaf oldukça cana yakın ve güler yüzlü, ciğer seviyorsanız bol sayıda ciğerci bulunuyor.Biz sabah saatlerinde gezdiğimizden öğle yemeğini Antep’te yemek üzere Şanlıurfa’dan ayrıldık.
Yukarıda bahsettiğim tarihi yerlerin hepsi aynı bölgede ve yürüyüş mesafesinde olduğundan çok kolay ve zevkli bir gezi oldu
