Temettü Yatırımcılığı” için Hisse Seçme Rehberi-1

Merhaba Dostlar

Bu yazıda “Temettü Yatırımcılığı” için hisse seçme kriterleri konusuna değineceğim. Bu yazı sadece “Temettü Yatırımcılığı” için değil, uzun ve orta vadeli hisse seçimlerinizde de size rehberlik edecektir. Bu yazı genel bir yazı olup, zamanla serinin devamında detaylara girilecektir. Bu yazıyı sonuna kadar sabırla okuyabilenler potansiyel temettü yatırımcısı olmaya adaydır:)

Bir arkadaşımız  twitter’da paylaştığım yazılar üzerine “Hocam sen geriye doğru istatistik yapıyorsun hep en iyi hisseleri seçiyorsun, bu demek değil ki önümüzdeki 10 yılda da bu şirketler getiri şampiyonu olacak” şeklinde mesaj atmış, bu arkadaşımın mesajına maalesef katılamıyorum. Nedenini hemen açıklayayım borsamızda, değeri olan, kurumsal yönetilen, sektörün lideri olan, geçmişi 30-40 yıl öncesine dayanan özkaynak karlılığı yüksek  toplasan zaten 30-40 tane şirket/hisse var, bu hisselerin çoğu da Koç, Sabancı, Oyak, İş Bankası grubu iştiraklerinden oluşmaktadır. Bu grupların dışında kalan az sayıda hisse de aşağıda bahsettiğim  kriterleri sağladıkları için yatırımcılar tarafından her daim tercih edilen hisselerin başında geliyor, ben de zaten yıllardır bu hisselerin dışına çıkmıyorum.

Hisse seçimi ile ilgili nedir bu kriterler ne diye soracak olursanız, bunlara kısaca değinmek istiyorum.

1.       Profesyonel yöneticiler tarafından yönetilecek, kurumsal olacak, geleceği patrona bağlı bir şirket olmayacak emin ellerde olacak,

2.       Sektörün lideri veya lider şirketlerinden olacak,

3.       Satışlarının %40 ve üstü ihracat ağırlıklı olacak,

4.       Borsanın en eski köklü,  rüştünü ispat etmiş firmalarından olacak,

5.       1-2 yıl değil sürekli temettü verme alışkanlığı olacak,

6.       Yabancı ilgisi, yabancı takası yüksek olacak,

7.       Herkesin bildiği, tanıdığı sokakta kime sorsan adını garipsemeyeceği şirketler olacak, bugün sokakta bir vatandaşa Arçelik, Tüpraş, Ereğli’yi biliyor musunuz desek herhalde olumsuz cevap almayız.

Bu maddelerle belki sizi hayal kırıklığına uğratmış olabilirim. Bu kadar mı yani diyebilirsiniz evet gerçekten bu kadar, gayet açık net ve basit.  Asıl zor olan ne biliyor musunuz? Yatırımcının kendi kendini tanıyamaması, sabırsız olması, gününü ekran başında heba etmesi, ben temettü yatırımcısı olacağım deyip 1 hafta boyunca ekran izledikten sonra hissenin %5 düştüğünü görünce korkup satması, kısacası disiplin ve sabır gösteremediğimiz için getiri elde edemiyoruz.

Demek ki “Temettü Yatırımcılığı” için hangi hisseleri tercih etmeliyiz? Sorusunu sormadan önce kendimize şu soruları sormalıyız.

·         Borsaya koyduğum para her daim beni huzursuz edip, uykularımı kaçırıyor mu?

·         Ben ne kadar sabırlıyım?

·         Zararı görünce panik olup, hisseyi hemen satma davranışı gösteriyor muyum?

·         Sürekli sosyal medya, twitter, hisse forumlarında yazılanlardan etkilenip kafam karışıyor mu?

·         Bugün beğendiğim hisseyi, 1 ay sonra beğenmediğim oluyor mu?

·         Al-sat yapmak ve günü birlik kar elde etmeye çalışmak sevdasında mıyım?

·         Zararda iken, eyvah battım, şimdi satmazsam daha da batacağım düşünceleri beynimi yiyip bitiriyor mu?

Temettü yatırımcısı için borsa bir oyun alanı değildir. Temettü yatırımcılığında amaç, uzunca bir süre kar/ zarar hesabı yapmaksızın, elindeki lot sayısını artırmaya çalışarak ilerideki yıllarda yüksek miktarda temettü almayı planlamak,  hem de hissenin getirisinden kazanç elde ederek çifte getiri sağlamaktır. Temettü yatırımcısı için borsada yapılması gereken tek şey yatırımdır. Yatırım ise içinde her zaman risk faktörleri olan çok ciddi bir iştir. Temettü yatırımcılığı, çileli ve ağır bir yoldur, tıpkı hayat gibidir. Dibi görünmeyen boş bir kuyuya taş atmak gibidir.

Hayatta geçtiğimiz yollara bir bakın, ilkokul, ortaokul, lise, üniversite, sonrasında iş arama ve genelde düşük bir maaşla ve düşük bir ünvanla işe başlama, bu maaşa kavuşabilmek ve finansal özgürlüğümüze ilk adımı atabilmek için neredeyse 25 sene süren bir maratona katılıyoruz ve başlangıçtaki düşük bir maaşa kavuşabilmek için ne büyük fedakarlıklarda bulunuyoruz, sürekli harcıyoruz, sürekli kendimize yatırım yapıyoruz, eğitime, kurslara katılıyoruz, anne, babamız akıl almaz fedakarlıklarda bulunuyorlar, maddi durumu iyi olmayanlar ise hem çalışıyor hem okumak zorunda kalıyor ve tüm bu çileli yollarda yürümek uzun yıllar alıyor, şanslı olanlar meyvelerini ancak uzun yıllar sonra yiyebiliyor, bir kısım ise onca emek çaba ve masrafa rağmen doğru düzgün iş dahi bulamıyor.

20-25 sene süren bu hayat maratonun başlangıcında anne ve babamız bizim adımıza her ay bir miktar hisse alıp 25 yıl boyunca bu alımı sürdürebilseydi belki de beğenmediğimiz işlerde çalışmak zorunda kalmaz, hayata 1-0 önde başlardık.

Konuya dönersek temettü yatırımcılığı da böyle hayat gibi çileli bir yol,  kısa yoldan köşeyi dönmek mümkün değil, önce uzun bir süre sabırla yatırım yapılmalı, psikolojik açıdan rahat etmeniz için portföyün kâra geçme dönemi belki 1 sene, belki 3 sene sürecek, hatta dönüp 3 yıl sonra dövizle altınla karşılaştıracaksın, altın alsaydım daha iyiydi, dolarda kalsaydım daha iyiydi diyeceksin ve böyle yatırım olmaz ne kadar temettü aldım  ki faiz kadar bile alamadım deyip satacaksın, işte senin tam da bıkıp sattığın noktada hisseler yüksek karlar açıklayıp yüksek temettüler vermeye başlayacak şeklinde klişe bir cümle kullanmayacağım, hisseler yine prim yapmayacak, kendi kendine böbürleneceksin iyi ki sattım kurtuldum diyeceksin, aylar ayları, yıllar yılları kovalamadan, belki de saçlar ağarmadan bu yatırım modelinden efsane kazanç bekleyenler bundan sonraki satırları okumayabilirler.

Ünlü yatırımcı George Soros’ un da dediği gibi ”Yatırım yapmak sizi eğlendiriyorsa, muhtemelen fazla kazanç elde edemiyorsunuz. İyi yatırım sıkıcıdır.” Evet, iyi yatırım gerçekten çok sıkıcıdır.

Temettü yatırımcılığında bıkmadan usanmadan sabırla yatırım yapmayı devam ettirmeli,  tıpkı BES gibi, tıpkı kumbaraya para koyar gibi her ay düzenli bir şekilde bu hisselere yatırım yapmalı, İlk çıktığından beri BES yatırımcısıyım, yılda bir kez, ya kontrol ederim ya etmem, nadiren portföy değişikliğine giderim, ben BES’e verdiğim parayı gözden çıkardım, o para benim için emekli olmama yakın bir anlam ifade edecek, temettü yatırımcılığındaki mantık da aynı mantık, eliniz ayağınız tutarken, iyi para kazanırken tasarruf etmek, bir kısmı ile altın, döviz, bir kısmı ile BES, bir kısmı ile de hisse senedi biriktirmek, dönen temettüleri ile tekrardan aynı hisseye yatırım yapmak, bu şekilde bir yatırımı yıllar boyunca sürdürebilmeniz için aldığınız hissenin de BES gibi, altın gibi, döviz gibi devamlılığı ve sağlam olması şart, yani en az 10-15 yıl sonra hala ayakta durabilen şirketler olabilmeli ki, yatırım anlam kazansın, şimdi yukarıda bahsettiğim maddelerin basit ve yalınlığının daha iyi anlaşılacağını umuyorum.

“Panik olmadan hisse senedi portföyünüzün %50 değer kaybetmesini izleyemeyecekseniz, hisse senedi piyasasında olmamalısınız.” Warren Buffet

Ben işim gereği 17 yıl kredi denetimi yaptım, sürekli kobi ve ticari firmalardaydım, sanayi firmalarına sağlanan kredilerin ağırlıklı olarak fabrika ve makine alımında,  kapasite artırımında kullanıldığını gördüm, alınan makinelerin yapılan yatırımların, kısa sürede bilançoları 2’ye-3 e katladığına defalarca kez şahit oldum. Bu yüzden imalatçı, bacalı sanayi, ağır sanayi firmalarını daha yatırım yapmaya değer olarak görüyorum.

Arkadaşlar günlük al/sat bir nevi kumardır. Kendimde yıllardır işlem yapan biri olarak ben bu al/satla borsadan büyük bir servet kazanan hiç görmedim yapan varsa da bu mutlu küçük bir azınlıktır belki Binde 1’dir. Binde 1’e girmek bizim gibi küçük yatırımcı için mümkün değildir. Bizler bir kez kazansak 2.gün 2 katını geri veririz, sürekli kazanmaya başlasak dahi bir gün mutlaka bizi tökezletirler, bu işin duayen teknikçileri var, onlarca kitap yazmışlar, onlar sürekli kazanıyor mu sizce?

Onlar bile tökezlerken al satı bırakıp eğitimci olmuşken, sen hiçbir eğitim almadan, bu konuda yazılmış kitapları okumadan, defalarca kez zarar edip canlı olarak uygulamadan nasıl yüksek paralar kazanacaksınız. Kazansan bile kazandığımız para hayatımızda köklü bir değişiklik getirmez sadece kısa vadede daha çok haz almamıza yarar. İlle borsada oynamak ve haz almak istiyorum diyorsan kendin için bir miktar ayır onunla içindeki kazanma hırsını oyala.

Bizler robot değiliz sürekli duygusuz olamayız, ayrıca sürekli ekran başında kalamayız, bu tempoya zararına stop olmaya, gerektiğinde sattığının yukarısında bir fiyata almaya, sabah kazanıp, akşama 2 katını bırakmaya psikolojimiz dayanmaz, birçoğumuzun hayatı buna müsaade etmez, kimimiz öğrenciyiz okuldayız, bir kısmımızın yoğun bir meslek hayatı var, emekli olsanız dahi bu güzelim yıllarda hayatın tadını çıkarmak varken neden bir ekrana esir olasınız ki? Ben bu güzel hayatta çocuklarımızla ailemizle sevdiklerimizle arkadaşlarımızla vakit geçirmek varken tüm gün ekran başında olmayı uygun bulmuyorum.

Hepimizin içinde bir kumarcı ruhu var, nefis ve bitmek tükenmek bilmeyen hırslar var, bu hırslarımızı ne kadar törpüleyip kendimizi ne kadar kontrol edebilirsek o kadar başarılı oluruz, misal 1 milyon TL’niz var ben borsaya paramın %10’unu ayırabilirim, kaybetsem de üzülmem dediğiniz 100 bin lirayı borsaya ayırdınız,  80 bin lirasını temettü yatırımına, kalan 20 bin lirasını al/sat trade için ayırsanız yeterde artar bile, tabi bir 3 ay 6 ay sonra oturup portföye bakmak lazım, ben bu trade için ayırdığım 20 bin lira ile ne yapmışım 25 bin mi olmuş 15 bin mi olmuş, 15 bin oldu ise bu iş olmuyor demektir.

Teknik analizi anlamak, hareketli ortalamaları anlamak kolay olabilir, baktığınızda şuradan almalı buradan satmalıymışım diye kolaylıkla söyleyebilirsiniz, ama iş pratikte o kadar kolay olmuyor, bu stresi yönetecek psikolojiye sahip değilseniz isterseniz tüm indikatörleri formasyonları ezbere bilin sonuç alamazsınız, işin en önemli tarafı sabır, psikoloji ve duygusuz sistemli bir robot gibi olabilmek, bunu yapabiliyorsanız bravo, ama kaçımız bunu yapabiliriz? 1000 kişide 1 kişi…

         Borsa Sabırsızların, Sabırlılara Para Aktardığı Mekanizmadır. – Warren Buffet

Bana göre traderlık çok zor bir meslek, işte herkesin yaratılışı, karakteri sabrı bir olmuyor, o yüzden aracı kurumlarda hesap açarken bir test geliyor önümüze, cevaplıyorsunuz sonunda diyor ki sen sabırsızsın sen zararı sevmiyorsun bu borsa sana göre değil kardeş, sen git bankada mevduat hesabı aç yada dövizde, repoda değerlendir parayı diyor, önce kendimizi bileceğiz kendimizi tanıyacağız ondan sonra ne olmak istediğimize karar vereceğiz.

100 bin liramızın 80 bin lirasını temettü yatırım için ayıralım demiştik, hemen gidip te borsa zirvelerde iken bu parayı tek bir hisseye yatırmıyoruz. Kademe kademe borsa düştükçe ya da borsada dip oluşumunu izleyerek, belirli periyotlarda örneğin her ay ya da her 15 günde belirlediğimiz 5 ile 10 adet arası takip edebileceğiniz sayıda bir hisse portföyü oluşturarak alımlara başlıyoruz.. Diyelim hisseler bir ay dolmadan %5 düştü, paran varsa ay sonunu bekleme al  tabi, ama çok çok uzun vadede düşüşte aldığın hisselerin fiyatı bile genel ortalamayı pek değiştirmeyecek.

Uzun vadeli yatırım, değer yatırımı stratejisi kriz koşullarında hisse biriktirip, ekonominin şirket karlarının zirve yaptığı dönemlerde ralliyi yakalayıp sonuna kadar bekleme üzerine kurulu bir strateji, Temettü yatırımcıları için aslında zaman tam da bugünlerde, birçok hisse uygun fiyatlardan işlem görüyor. 2019 yılı eksi büyüme ile geçecekse 2020 ilk çeyreğinde büyüme bekleniyor ise şimdiden portföyü oluşturup pozisyon almak doğru olabilir, borsada beklentiler alınır gerçekler satılır, nasıl olsa daha 2020 ye daha çok var büyümeyi görelim o zaman alırım derseniz zararla başlamanız muhtemel olur gerçekler satılmaya başladığında biz en azından daha öncesinden pozisyon almış olalım ki temettü yatırımına zararlı işlemlerle başlamış olmayalım, hemen hevesimiz ve direncimiz kırılmasın böylelikle ilerleyen dönemlerde sabırla hisselerimizi taşıyabilme moralini elde edelim.

“Yatırım yapmak bir tablonun boyasının kurumasını veya çimenlerin büyümesini izlemek gibidir. Eğer heyecan arıyorsanız cebinize 800 dolar koyup Las Vegas’a gidin.” Paul Samuelson

Temettü ve uzun vadeli yatırım çok sinir bozucudur belki 1-2 yıl kıpırdanma olmayabilir, bu nadas dönemini geçirebilmek çok önemli, artık yüzde olarak karlar her hissede 2 haneli rakamlara çıkmaya başladığında beklemek daha kolay olacak, bu bekleme süreci belki 3-5 sene sürecek ama ben bunun dışında daha iyi bir para kazanma yöntemi bilmiyorum.

“ Borsada önde koşanlar” isimli 2010 yılında okuduğum bir kitap vardı, borsanın ilk 25 yılında borsanın önde gelen yatırımcıları, aracı kurum sahipleri, spekülatörlerinin yaşadıkları olaylar hatıralar ve yatırım stratejilerini anlatıyor, o kitapta ismi geçen Dündar Altay, Ceyhan Bektaş, Ahmet Dedehayır, Sadık Eratik gibi yatırımcılar nasıl para kazanmış, nasıl stratejiler izlemişler çok güzel bilgiler var, borsayla ilgili bu tür yayınları okumamız ve sürekli kendimizi geliştirmemiz gerekiyor, şu an borsada ucuz çarpanlardan işlem gören şirketler, işler düzeldiğinde 1 yılda kaybettirdiklerini 2-3 ay içerisinde yerine koyabilecek kapasitede şirketler, ama zarar eden sürekli patronun baskısı altında olan, spekülatörlerin oyuncağı olan hisseler yine insanları sinir hastası etmeye üzmeye devam edecekler.

Uzun vade iyi şirketleri taşımak,  akşam başınızı yastığa koyduğunuzda rahatça uyuyabilmek için büyük konfor, ben uzun vade için aldığım hisselerin bilanço dönemlerinde çok büyük sürprizlerle karşılaşmıyorum 3 ü zarar etse 7’si kar ediyor ertesi dönem zarar eden kara geçiyor bir şekilde birbirlerini tamamlayıp devam ediyorlar, ülke ekonomisi kötü olsa dahi sektörün lideri olmaları, ihracat ağırlıklı çalışıyor olmaları bir nevi bir koruma mekanizması oluyor.

Aslında en doğru yatırım yöntemini zaten bizim annemiz, babamız, dedelerimiz, ninelerimiz yüzyıllar önce bulmuşlar eline para geçen tasarruf yapan, tarlasında ürününü satan gidip altın almış, altın biriktirmiş, neden oğlum kızım evlenirse tasarrufum olsun, ilerde üniversiteye giderse birikimim olsun diye düşünmüşler, görüldüğü üzere vadeler hep uzun ve ileriye yönelik, bu ebeveynlerimiz oturup Bloombergi, Matriksi açsalardı, hergün altın fiyatlarına baksalardı yıllarca ellerinde tutabilirler miydi? Emin olun sonunda bir şekilde bir haberden etkilenip panik olup satarlardı, sürekli fiyat izlemek bizim şeytanımız, yatırım adı üstünde yatırmak, yatır ve unut, arsa yatırımı, ev yatırımı, altın yatırımı, yatırımın vadesi ne kadar kısa ise getirisi de o kadar azalıyor.

Sözün özü değerli dostlar, kendi geleceğimiz için çocuklarımızın geleceği için yatırımın adı ne olursa olsun mutlaka her ay az da olsa birikim yapalım, bu birikim kimi için dolardır kimi için altındır kimi için hissedir ama en doğrusu her birinden belli oranda elde tutmaktır. Böylelikle portföyü kendi içinde de çeşitlendirip korumuş oluruz. Buraya kadar beni sabırla okuyabilen herkese çok teşekkür ederim.

 Herkese bol kazançlar diliyorum, sağlıcakla kalın.

Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.

Son Yazılar

Kategoriler

irfankara Yazar: